YOLSUZLUK OPERASYONU
“Hepimizin
aklına ilk gelen soru bu operasyonu kimler yaptı veya yaptırdı?”
Eğer ülkemizde bir sabah bakan çocukları gözaltına
alınabiliyorsa güçlü bir yargı yapılanmamız varmış gibi gözüküyor. Gözüken
budur. Ancak gözüken her şeyin göründüğü gibi olduğu anlamına gelmiyor. Şahsen
ben öyle olduğunu düşünmüyorum.
Bir başka yönü ile de şunu söylemek istiyorum; “Bu operasyonların yapılabilmesi
siyasilerin yargı üzerinde çokta etkili olmadığının, müdahale etmediğinin
kanıtıdır.” Ne var ki bu operasyonlarda kolluk kuvvetlerinin veya
savcıların bağlı bulundukları kurum ve kişileri haberdar etmeleri
gerekmekteydi. Bir bakanın oğlunu yolsuzluk iddiasıyla gözaltına alacaksanız
yürütmenin başı olan şahsı haberdar etmeniz gerekmektedir. Bu şimdiye kadar
böyle olagelmiştir.
Bu durumu “dış
güçlerin içimize uzanan eli” olarak görmek yanlış olacaktır. Çünkü “içimizde konumlanmış, konumlandırılmış
gerektiğinde harekete geçirilebilecek kendimizden bildiğimiz eller mevcuttur.
Asker devleti, polis devleti gibi tanımlamalarla oyalandığımız ve sürekli güç
bende olmalı hesapları yaptığımız sürece bu böyle devam edecektir.”
Bu ülkede Genelkurmay başkanları gözaltına alındı,
eski emniyet müdürleri gözaltına alındı ve yargılandılar. Bakan çocuklarının
gözaltına alınabilmeleri normalleşme sürecinin birer meyvesi olsun isterdik.
Ancak bir intikam alma yöntemi gibi olması göze ve kulağa hoş gelmiyor.
28 Şubat sürecinin en az hasar verdiği bir kitlenin
mekanizmalarının devreye sokulabilme ihtimalini birileri hep hesaplayıp
durulardı da biz buna ihtimal vermezdik. İhtimal vermediğimiz şey geldi de
çattı.
Bakanların
istifa etmeleri gerekir mi? Sorusuna
benim verebileceğim cevap kendileri haberdar edilmeden operasyon
yapılabiliyorsa istifa edip etmemeleri sonucu değiştirmeyecektir.
Muhalefetin bazı tutumlarının yanlış olduğunu
düşünüyorum. Ülkemizde herkes yargılanabilmelidir. Suçlu iseler cezalandırılabilmelidirler.
Ancak iktidar yaralayacağım diye de ileri bir tarihte kendilerini de alaşağı
edebilecek bir yapılanmaya göz yummamalıdırlar.
Emniyet amirlerinin görevden alınarak başka bir
göreve verilmeleri normal karşılanabilecek bir durumdur. Çünkü zaten
alınacaklar alınmış deliller toplanmıştır. Savcılardan birilerinin görevden
alınması hoş olmazdı. Zaten yanına iki yeni savcı daha görevlendirilerek
soruşturma ekibi güçlendirilmiştir.
Şimdi hep beraber şu sorunun cevabını aramalıyız;
“Bu
beklenmedik bir şey miydi?”
Bekir Kale Ahıskalı
19 Aralık 2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder