16 Ocak 2014 Perşembe

YOLSUZLUK OPERASYONU

YOLSUZLUK OPERASYONU
“Hepimizin aklına ilk gelen soru bu operasyonu kimler yaptı veya yaptırdı?”
Eğer ülkemizde bir sabah bakan çocukları gözaltına alınabiliyorsa güçlü bir yargı yapılanmamız varmış gibi gözüküyor. Gözüken budur. Ancak gözüken her şeyin göründüğü gibi olduğu anlamına gelmiyor. Şahsen ben öyle olduğunu düşünmüyorum.
Bir başka yönü ile de şunu söylemek istiyorum; “Bu operasyonların yapılabilmesi siyasilerin yargı üzerinde çokta etkili olmadığının, müdahale etmediğinin kanıtıdır.” Ne var ki bu operasyonlarda kolluk kuvvetlerinin veya savcıların bağlı bulundukları kurum ve kişileri haberdar etmeleri gerekmekteydi. Bir bakanın oğlunu yolsuzluk iddiasıyla gözaltına alacaksanız yürütmenin başı olan şahsı haberdar etmeniz gerekmektedir. Bu şimdiye kadar böyle olagelmiştir.
Bu durumu “dış güçlerin içimize uzanan eli” olarak görmek yanlış olacaktır. Çünkü “içimizde konumlanmış, konumlandırılmış gerektiğinde harekete geçirilebilecek kendimizden bildiğimiz eller mevcuttur. Asker devleti, polis devleti gibi tanımlamalarla oyalandığımız ve sürekli güç bende olmalı hesapları yaptığımız sürece bu böyle devam edecektir.”
Bu ülkede Genelkurmay başkanları gözaltına alındı, eski emniyet müdürleri gözaltına alındı ve yargılandılar. Bakan çocuklarının gözaltına alınabilmeleri normalleşme sürecinin birer meyvesi olsun isterdik. Ancak bir intikam alma yöntemi gibi olması göze ve kulağa hoş gelmiyor.
28 Şubat sürecinin en az hasar verdiği bir kitlenin mekanizmalarının devreye sokulabilme ihtimalini birileri hep hesaplayıp durulardı da biz buna ihtimal vermezdik. İhtimal vermediğimiz şey geldi de çattı.
Bakanların istifa etmeleri gerekir mi? Sorusuna benim verebileceğim cevap kendileri haberdar edilmeden operasyon yapılabiliyorsa istifa edip etmemeleri sonucu değiştirmeyecektir.
Muhalefetin bazı tutumlarının yanlış olduğunu düşünüyorum. Ülkemizde herkes yargılanabilmelidir. Suçlu iseler cezalandırılabilmelidirler. Ancak iktidar yaralayacağım diye de ileri bir tarihte kendilerini de alaşağı edebilecek bir yapılanmaya göz yummamalıdırlar.
Emniyet amirlerinin görevden alınarak başka bir göreve verilmeleri normal karşılanabilecek bir durumdur. Çünkü zaten alınacaklar alınmış deliller toplanmıştır. Savcılardan birilerinin görevden alınması hoş olmazdı. Zaten yanına iki yeni savcı daha görevlendirilerek soruşturma ekibi güçlendirilmiştir.
Şimdi hep beraber şu sorunun cevabını aramalıyız;
“Bu beklenmedik bir şey miydi?”

Bekir Kale Ahıskalı

19 Aralık 2013 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder